23 Haziran 1901 tarihinde doğdu. Cumhuriyet Dönemi’nin ilk öğretmenlerinden olan Ahmet Hamdi Tanpınar; Türk şair, romancı, deneme yazarı ve edebiyat tarihçisi olarak tanınmaktadır. Şehzadebaşı’nda doğan Tanpınar’ın babası Gürcü asıllı Hüseyin Fikri Efendi, annesi Nesime Bahriye Hanım’dır. Tanpınar ailenin üç çocuğundan en küçüğü olarak büyümüştür. Anensini Kerkük’te yaptıkları bir yolculuk sırasında 1915 yılında tifüs hastalığından kaybeden Tanpınar uzunca bir süre anneninsin yokluğuna derin acı ve ızdırap duyarak yaşadı. Lise öğrenimini Antalya’da tamamlayan yazar; sonrasında Yükseköğrenim kariyeri için 1918 yılında İstanbul’a göç etti. Halkalı Ziraat Mektebinde bir yıl kadar yatılı kaldıktan sonra daha lise öğrencisi iken Yahya Kemal Beyatlı’nın da etkisi ile bu okuldan ayrıldı.
Türk Edebiyat Dünyasındaki yeri Ve Başarılı Yazın Geçmişi
Ahmet Hamdi Tanpınar; İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesine girerek burada başta Yahya Kemal Beyatlı olmak üzere pek çok ünlü yazarın hocalığında derslere devam etti. Özellikle Mehmet Fuat Köprülü, CenapŞahabettin, Ömer Ferit Kam, BabanzadeAhmed Naim gibi hocalardan ders almanın büyük onurunu ve mutluluğunu yaşadı.1923 yılında ise; Şeyhi’ninHüsrevüŞiriin başlıklı mesnevisi üzerine bir lisans tezi hazırladı. Bu yüksek lisans tezi hocaları tarafından çok beğenilerek Tanpınar; Edebiyat Fakültesi’nden mezun olmayı başardı.Bir süre sonra çeşitli okullarda öğretmenlik yapan Ahmet Hamdi Tanpınar; Konya lisesi, Ankara lisesi,Ankara Gazi Terbiye Ensitüsü,ve 1932 yılında İstanbul Kadıköy Lisesi’nde öğretmenlik mesleğine devam etti.

Klasik atı müziği,müzik repertuarı ve Güzel Sanatlar akademisindeki dersleri de ayrıca büyük ilgi uyandırarak, adeta zengin kültürel dil bilimi çeşitliliğini öğrencilerine ve okurlarına tanıştırmayı başardı. Şiir yazamaya bu dönemde başlayan Tanpınar 1926 yılında Milli Mecmua’da yayınlanan Ölü adlı şiiri sonrasına 1927-1928 yılları arasında Leyla şiiri hariç tutulmak üzere Hayat dergisinde toplam 7 şiirini yayın hayatına kazandırdı. İlk yazısı 20 Aralık 1928’de Hayat dergisinde yayın hayatına kazandırıldı. İkinci çevirisi 1929 yılında E.T.A Hoffmann’dan diğeri Anatole France’tan olmak üzere iki çeviri, de yine Hayat dergisinde yayınladı. 1939’da Hasan Ali Yücel önderliğinde Yeni Türk Profesörü olarak atandı.1940 ‘lı yıllarda ise Türk Edebiyatını şekillendirerek; edebi akımları yeni bir kalıbın içine sokmayı başardı.
Bu dönem İslam Ansiklopediis’ne maddeler yazdı.1943-1946 yılları arasında etkin siyasete atılarak adeta edebiyatı siyasetin içine taşıyarak; örnek bir siyasi model olarak kürsüden bilerce okuruna ve toplum tebaasına seslendi. Bu dönemde Maraş Milletvekili olarak faaliyetlerine hız kazandırarak Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarına ivedilikle katılmayı ihmal etmedi. Tanpınar; bir süre sonra aday gösterilemeyince siyaset sahnesinden çekilip Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği görevinde bulundu. Seyahat turlarına çıkmaktan çokça zevk alan Tanpınar; İngiltere, Belçika, Hollanda, İspanya, İtalya, Almanya ve Avustralya gibi kültür ve bilim kentlerini gezip görerek bilim ve sosyal dağarcığını giderek daha çok zenginleştirdi. ‘’ Ne içindeyim zamanın Ne de Büsbütün dışında’’ sözü ile Ahmet Hamdi Tanpınar; zaman yolculuğunu 23 Ocak 1962 tarihinde sonlandırarak hayata gözlerini yumdu. Ölümü başata okurları olmak üzere öğrencilerini, yazarları ve bütün Türk Edebiyatı camiasını yasa boğdu.
Eserlerinden Bazıları
Roman
- Aydaki Kadın
- Huzur
- Mahur Beste
- Saatleri Ayarlama Enstitüsü
- Sahnenin dışındakiler
Şiir
- Şiirler
İnceleme
- XIX. Asır Türk Edebyatı Tarihi
- Tevfik Fikret
Deneme
- Beş Şehir
- Yaşadığım Gibi
- Edebiyat Üzerine Makaleler
- Yahya Kemal
Hikâye
- Hikâyeler
- Yaz Yağmuru
- Abdullah Efendinin Rüyaları